cem24aleviforumlari
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Muhammedi'lik

Aşağa gitmek

Muhammedi'lik Empty Muhammedi'lik

Mesaj  cem24d Perş. Ara. 25, 2008 2:54 pm

Önce şu 4 kelimeyi analiz edelim:

1-İSLAM: "Selam" kökünden türetilmiştir
Selam, Allah adlarındadır. Barış, rahatlık, sonu iyi ve hayırlı çıkan, aşinalık ve selamet manalarına gelir. Bu yolda olan kişi, bu nitelikleri kendinden toplamış olandır

2-MÜSLİM:"Selamet" kökünden türetilmiştir, islam yolunda ve inanışında olan, demektir.

3-MÜSLÜMAN:"Selamet" kökünden türetilmiştir. İman etmiş ve İslam yolununda olan demektir.

4-MÜ'MİN: "Emn" kökünden türetilmiştir. Emn, korkusuzluk, rahatlık demektir. Kişi bireyi iyice bilir, ondan emin olur, korkuları gider ve rahatlar. Sonra da o şeye inanmış olur. Mü'min iman etmiş demektir.

Görüldüğü gibi, türetildikleri köklerinden ve manalarından anlaşıldığı üzere bu 4 kelime aynı manaları taşır veya birbirini tamamlar, yani; Barış ve korkusuzluk ile rahatlama ve selamete ermek için yol tutup, iman etme söz konusudur.

Bu durum bütün semavi dinler için geçerlidir. GAYE, NİTELİK ve İMAN üçgeni kapsamı içinde hareket edilmiştir. Ne var ki sonra gelen din, bir evelkini de içererek tekamül etti. Zaman ve zemine tekamülüne uyup, genişliyerek geldi. Bu hal, son din ve Peyganberine kadar devam etti. (Hala da devam ediyor).

Hangi semavi dinden olursa olsun, bütün iman edenler konusunun kapsamına girerler. O dinleri Allah göndermedimi?

Hz. Musa'ya uyanlara, MUSEVİ,

Hz. İsa'ya uyanlara, İSEVİ,

Bizler de Hz. Muhammed'e uyduğumuza göre MUHAMMEDİ'yiz

Şimdi; konumuzun kapsamı içerisinde bütün semavi dinleri tevhit ettik. Fakat Yahudiler Musavi, Hırıstıyanlar İsevi, Müslümanlar Muhammedi olabilmişlermi?

Bir kelimeden ibaretolan Yahudilik, Hırıstiyanlık ve Müslümanlık mühüm değil, mühüm olan İMAN-NİTELİK ve GAYE üçgenin bütün unsurlarını kendilerinde toplamış olan Peyganberin huylarıdır. Vaz ettikleri din ile ahlaklanmışlardır. Ben şu veya bu dindenim diyen kişi, Peyganberinin yaptıklarını yaparak, ancak O,nun dininden olur. Kal ehli değil, Hal ehli olmak lazımdır.

Bu açıklamalardan sonra bize göre MUHAMMEDİ'lik çok enemlidir.

Muhammed'liğin bir çok açıklaması vardır. Bunların üç'ü tanımlamaya yeterli olabilir:

1-Peyganberimiz Mi'ractan döndükten sonra, Hubeybiye mevkiinde inananları topladı. Deve semerlerinden kurulu mimbere çıkarak, önce şura suresinin 23 cü ayetini okudu.
Maali:"Ya Habibim, ümmetine söyle. Size tebliğ ettiğim din hükümlerine mukabil, Ehl-i Beyit'ine muhabbetten başka bir şey istemem."

Sonra devem etti:"Ey inananlar. Sizlere iki şeyi miras olarak bırakıyorum. Biri Ku'an, diğeri de Ehl'i Beyit'imdir. Onlara sıkı sıkı sarılın ve sevin. Onlar benden sonra başvurabileceğiniz kaynaklardır" dedi.
Bu açık ve seçik bir vasiyettir. Şu halde Muhammedi olmanın birinci şartı. Kur'an ve Ehl-i Beyt sevgisidir

2- Hz. Ali'yi yanına çağırıp elini tutarak, Fetih süresinin 10 cu Ayetini okudu
Maali: "Habibim. Burada söz verenler Tanrı'ya söz vermiş olurlar. Tanrı onların ikrarlarına şahit oldu. çünki Tanrının kutret eli onların elleri üzerinde idi. Verdikleri sözde durmayanlar, Tanrının hışmına uğrayıp, kendilerine yazık ederler. Bu sözleşmeyi yerine getirenelere, Allah bağışlarda bulunur."

İslamiyetin kurulduğu ilk zamanlardan beri Bey'at dediğimiz kabul ve tastik merasimi yapılıyordu. İslamiyet büyüyünce, uzak yerlere atanan valiler dahi, Peyganberimizin adına bey'atı kabul ediyorlar ve Müslümanlık adına iman ediyorlardı

Mi'raca kadar bunca yıl geçmiş olmasına rağmen Peyganberimiz bu Hudeybiye bey'atına neden lüzum görmüştü? Hz. Ali'nin elini tutarak bir şeyler mi anlatmak istiyordu? Yoksa kendinden sonra velayet makamına bir imam tayin ediyor, "Benden sonra Ali'ye bey'at edinmi demek istiyordu? Kainat var olmadan evvel Ezel Meclisinde "Kalu Beli" denilerek yapılmış bir sözleşmemi var. İkinci bey'at ise Hudeybiye'de yapılan bu bey'at merasimi olduğuna göre "Benden sonra da bu bey'atlara devam edin çünkü, EL ELE. EL HAK'A GİDER"mi denilmek isteniliyordu.
Bu sorulardan BEY'At'ın, Muhammedilik icabı olduğu ve bey'atın Ehi Beyt'e yapılmasının şart olduğu anlaşılıyor.

3-Bazı kişiler göre varsayım dahi olsa, Kırklar Meclisi anlatımı vardır. Bu anlatım Peyganberimizin, "Ben fakr'ımla öğünürüm", "Fakr benim halimdir", v.s gibi hadislerine dayandırılısa, var sayım olmaz.


Kırklar Meclisi, Muhammed ve Muhammedi'lik adına icraat yapıyorlardı. Zaman zaman toplanıp dini vecibeleri yerine getiriyorlardı. Gene böyle bir günde, Peyganberimiz, Kırklar Meclisinin kapısını çaldı. İçerden bir ses: "Kimsin" diye sordu. Peyganberimiz: "Muhammed Mustafayım" diye cevap verdi. İçerdeki ses: "İçimizde bir Muhammed mustafa var" dedi. Peyganberimiz döndü daha sonra tekrar gelip kapıyı çaldı. İçerden gelen "Kimsin?" sorusuna bu defa: "Ahır zaman Pryganberiyim cevabını verdi. İçerdeki ses: "İçimizde bir Peyganber var, sen ümmetine Peyganberlik et" dedi. Peyganberimiz daha sonra gelip tekrar kapıyı çaldı. Bu sefer kimsin sorusuna "Hakir-ül Fukarayım" yani, (Fukaranın hizmetkarıyım) diye cevap veri. İçerdeki hemen kapıyı açıp "Ehlen ve sehlem" (Hoş geldin) diyerek içeriye aldı....

Bu anlatımdan ve ya hadislerden, Fakr'ın mal-mülk fakirliği olmadığı anlaşılır. Ben'liği yok olmuş, alçak gönüllülük anlamı taşır. Beden dahil, bütün zahir varlığın fani olduğunun delilidir. Şan, şeref ve mevki düşüncesinin dahi olmadığı bir matıktır. Peyganberlik halidir. Şu halde, FAKR, Muhammedi'liğin şartıdır.

Şimdi," Müslümanım" diyenlere bir soru:

"Muhammedi'misin?" veya "Muhammedi ola bildinmi?"...


HÜ DOST
"Kalu Beli" diyen icade geldi
İmanın sırrına ere bildinmi?
Kimine İsevi, Musavi dendi,
Muhammedi oldum, diyebildin mi

Hakk'ın eli cümle eller üstünde
Kadim bey'at oldu Ali nezdinde
İki miras kaldı Hudeybiye'de
Emanete sadık kalabildin mi?

Kırklar meclisinde izhar eyleyen
Fakr'ı kendisinde ahlak edinen
Bu huy ile öğücünü bildiren
Gönül erliğini göre bildinmi?

Zeki Seyfi Baba nutuk hakladı
Mürşid'inden alıp sizlere sattı
Bu nurdan bir zerre ala bildin mi?

(zeki Seyfi Baba)

Saygılar

Kaynak
ALLAH HEDEF CAN NOKTA
(ALEVİ-BEKTAŞİLİKTE TASAVVUF)
Ali Ağa Varlık[/b]
cem24d
cem24d
Admin

Mesaj Sayısı : 33
Yaş : 63
Nerden : İstanbul
Kayıt tarihi : 24/12/08

http://cem24aleviforumlari.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz